ya , evet hoşgörü
çok unuttuğumuz bir kelime ne yazık ki.
dünya gezegeni olarak unuttuğumuz bir kelime. Türkiye olarak da unuttuğumuz.
tarihte yıllarca süren savaşlar, onları bir kenara bıraktım, zaten dünyanın tarihinin gerçeği ama dilerim yeni gerçekliğimiz olmasın,
ya, birbirimize gösterdiğimiz taahamülsüzlük?
nefret, öfke...
farklı fikirlere, inanışlara taahamülsüzlik?
farklılıkların uyumunu yakalamadığımız müddetçe,
sorunlar devam eder.
ülke boyutlarına karışmak istemiyorum; dünyada binbir ülke bayrağı var ve her birinin farklı yönetim yapısı, benzer de olsa asla aynısı olamaz tabii ki.
ama en azından, insani ilişkilerimizde kabul edebilsek birbirimizi...
onaylamak zorunda değiliz, ama hoşgörü bile lüks kaçıyor daha karşımızdakini kabul bile edemezken.
kimseyi kendimize benzetmek zorunda değiliz, bırakın insanlar neye benzemek isterse benzesinler, ne düşünmek isterlerse düşünsünler, neye inanmak isterlerse inansınlar.
bilginizi paylaşın, fikrinizi paylaşın, önerinizi paylaşın, paylaşın da paylaşın ; ama bırakın size uymak tercihleri onların olsun. bu dediğime uyup uymamak da sizin tercihiniz tabii ki.
diğerlerinin, kendimizden başkasının yaşam hakkına saygısızlık müdahale etmek zaten insanlık dışı.
'hoşgörü' kelimesinin bile lüks olduğu bir çağdayız.
savaşı, cinayeti, ve binbir suçu hoşgöremiyorum tabii, bunlardan bahsetmiyorum, ama onlarda bile dinamikleri bilmek lazım kişileri suçlarken, bazen kişiler hedef tahtası olsa bile arka plan farklı olabiliyor.
ama en azından, hayatın içinde, ya da internette, ilişkilerde,
biraz anlayış, hoşgörü.
geçtim hoşgörüyü,
en azından nötr olmak. buna bile razıyım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder